Tasarıma ve mimarlığa olan tutkusu çocuk yaşlarda başlayan Elif Arslan Ergün, 2009 yılında Bilkent Üniversitesi İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü’nden mezun olmuştur. İç Mimarlık eğitimini Scuola Politecnica di Design, Milan’da yüksek lisans derecesiyle devam ettiren Arslan, daha sonra Studio Keyart, Milano’da tasarım üzerine stajını tamamlamıştır. 2010 yılında kurduğu Terra İç Mimarlık firmasına, 2017 yılından bu yana, Elif Arslan Interiors adı ile devam etmekte olup; konut, ofis, mağaza, otel, restoran projelerinde tasarım, uygulama ve proje danışmanlık alanları ile ilgilenmektedir.
Projeleriniz için öncelikli olarak tercih ettiğiniz, bağ kurduğunuz özel markalar var mı? Ne gibi kriterler firmalar ve markalar ile bağ kurmanızı sağlar?
Projelerimizde uzun yıllardır birlikte çalıştığımız belirli markalar var. Uzun yıllara dayanan iş birliklerimizden dolayı bizi, beklentilerimizi, firma konseptimizi çok iyi bildiklerinden aile gibi olduk. Müşterilerimizle tek bir proje ile başlayıp farklı projelerle devam eden dostluklar kurmamızdan ötürü, çalıştığımız firmalarla da aynı dostlukları sürdürüyoruz. Hiçbir projeye tek seferlik algısıyla yaklaşmadığımız ve her proje insan ilişkilerine dayalı olduğu için, bizim önceliğimiz de kurduğumuz dostluklar ve insan ilişkileri.
Projelerinizde kullanacağınız ürünler için karar verme süreci ofisinizde nasıl işliyor? İdeal bir materyal seçim sürecini nasıl tanımlarsınız?
Tercihimiz her zaman orijinal üretimlerden yana, fakat tabii bütçe kısıtlaması olan projelerde bazen müşteri talebi üzerine replikadan esinlenmek durumunda kalıyoruz. Fakat birebir replika yapmak hiçbir zaman tercihimiz değil. Bununla birlikte yeni ürünler de geliştiriyoruz.
Yapı malzemeleri üzerine son gelişmeleri nasıl takip ediyorsunuz? Hangi kaynaklardan faydalanıyorsunuz?
Fuarları yakından takip ediyorum. Pandemiden önce yurt içinde ve yurt dışında fuarlara gidiyordum, fakat pandemi sonrası çevrim içi olarak ve sosyal medya üzerinden son gelişmeleri takip ediyorum. Özellikle Clubhouse söyleşilerinden/oturumlarından çok fazla firma tanıdım ve yeniliklerden haberdar oldum.
Projelerinizde imzanız olarak adlandırabileceğiniz, olmazsa olmazınız bir malzeme var mı?
Her ne kadar modern/retro minimalist bir proje olsa da mutlaka rustik malzeme seçimi ile birlikte mat gold kullanımı vazgeçilmez imzamız. En renkli projelerimizde bile, bir noktasında mutlaka mat gold uyguluyoruz, çünkü mekana bağlayıcı bir özellik ve şık bir dokunuş getirdiğini düşünüyorum.
Türkiye yapı endüstrisinde eksikliğini hissettiğiniz ürünler var mı?
Sürdürülebilir tasarıma yönelik çok fazla ürün olmadığını düşünüyorum. Gelişmekte olan ürünler/ projeler var; fakat yine de daha ön planda ve kullanımının kolay olması gerektiği, özellikle bütçesel anlamda daha ulaşılabilir olmaları gerektiği inancındayım.