Söyleşi

Evren Yiğit

Evren Yiğit, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nden mezun olmasının ardından, 2005 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi Yapı Bilimleri Yüksek Lisans Programı’nı tamamladı. 2005 yılında kurduğu firmasında gerek yurt içi ve gerekse yurt dışında, kamudan ve özel sektörden çeşitli işverenler ile çalıştı ve toplam alanı 1,5 milyon metrekareyi geçen konut, toplu konut, karma, ticari, eğitim alanlarındaki pek çok projesi uygulandı. 2017 yılından beri TSMD Mimarlık Merkezi’nde görev yapıyor, jürilere katılıyor, Mimarlar Odası ve TSMD kapsamındaki öğrenci staj programında yürütücü olarak görev alıyor.

www.evrenyigit.com.tr


Projeleriniz için öncelikli olarak tercih ettiğiniz, bağ kurduğunuz özel markalar var mı? Ne gibi kriterler firmalar ve markalar ile bağ kurmanızı sağlar?

Projelerimizin hayata geçirilme sürecinde markalardan ve marka iş birliklerinden çok destek alıyoruz. Özellikle detay geliştirme, yalıtım, sürdürülebilirlik, izolasyon, akustik ve iç mimarideki mutfak, vitrifiye, seramik gibi konularda yakın çalışıyoruz. Elbette ki on altı yıllık ofis tecrübemde pek çok markadan destek aldık, mağazalarını ziyaret ettik ve projelerimize özel detay geliştirmelerini istedik. Yakın temas halinde olduğumuz markalarla süreç daha kolay ilerliyor. Ayrıca fabrika gezilerini de çok önemsiyorum. Çalıştığım pek çok markanın Türkiye’de ve yurt dışındaki fabrikalarını bizzat yerinde gördüm, bu o markaya olan inancınızı ve bağınızı da kuvvetlendiriyor.

Duru Beytepe

Projelerinizde kullanacağınız ürünler için karar verme süreci ofisinizde nasıl işliyor? İdeal bir materyal seçim sürecini nasıl tanımlarsınız?

Genellikle numunesini görmediğim hiçbir ürüne onay vermiyorum, mutlaka birebir kartelaya bakarak seçim yapar ve kullanılacak detaya göre bir numune görmek isterim. Özellikle iç ve dış cephe boyası seçerken 1 m²’lik alanlara boyaların sürülmesini istiyorum, bir projemizde renk seçmek için yetmişin üzerinde birer metre karelik alan boyanmıştı. Bazı malzemeler var ki, yerindeki ışık malzemenin renk ve dokusunu çok etkiliyor. Mutlaka şantiyede ürünü aplike etmek ve o arazideki duruşu ile güneş, gölge, pencereden süzülen ışık gibi etmenler göz önüne alarak seçim yapmak gerekiyor. Seçim süreci aslında proje ilk başladığında oluşturduğum konseptle beraber şekillenmeye başlıyor; gerek cephe, gerekse iç mekanlarda kurgu oluşuyor.

Elbette işveren müdahaleleri yadsınamaz. Kamuda da, özel sektörde de bütçe konusu çok büyük bir etmen, herkes fiyatlardan şikayetçi. Bazı malzemelerden de tedarik sürecindeki gecikmeler veya stok yetersizliği gibi sebeplerden vazgeçmek zorunda kalabiliyoruz. Burada işveren de çok önemli, işverenin vizyonu yoksa maalesef iyi işler çıkmıyor. Yeterli vizyonu olmadığını düşündüğüm veya projelerimi iyi şekilde hayata geçiremeyeceğini hissettiğim işleri almıyorum. İlk tanışmalarda mutlaka işverenin vizyonuna bakıyorum, özel bir iş yapmak gibi bir vizyonu yoksa, o projede olmayı tercih etmiyorum. Dolayısıyla işveren konusunda da ortak bir vizyona sahipseniz, seçim süreçleri daha sorunsuz ve uyumlu ilerliyor. Yurt dışında da çok projem var. Şu an Irak Kerbela’da iki projemiz devam ediyor, iki projede için de Türkiye’den ürünler seçiyorum ve bu beni çok memnun ediyor. Özellikle işveren tarafı başta bazı ürünleri Çin’den almayı düşünürken, bizim ürünlerimize yönlendirmek benim için milli bir gurur kaynağı. Aynı şekilde Irak, Musul’daki projemizin de inşaat süreci devam ediyor ve gündemdeki tüm markalar yerli markalarımız.

Duru Beytepe Satış Ofisi

Yapı malzemeleri üzerine son gelişmeleri nasıl takip ediyorsunuz? Hangi kaynaklardan faydalanıyorsunuz?

Eskiden fuarları çok takip ederdim, özellikle yurt dışındaki fuarlara katılım sağlıyordum; elbette pandemiden sonra eskisi gibi sık seyahat edemiyorum. Arkitera ve RAF Ürün Dergisi ürün konusunda başvurduğum kaynaklardan, ofiste kütüphanenin bir bölümü RAF’a ayrılmış durumda. Her sayı geldiğinde mutlaka inceliyorum, yenilikleri takip ediyorum. Firmaların gönderdikleri bültenler de etkili oluyor, ben malzeme ve detay konusunda basılı mecrayı takip etmeyi tercih ediyorum. Yurt dışı mimarlık firmalarının projelerini de çok incelerim, hangi alanda ne kullandıklarını görmek yeni ürünleri tanımakta faydalı oluyor. Instagram üzerinden pek çok firmaya ulaşabiliyorum veya bana doğrudan mesaj atabiliyorlar. Markaya güvenmek ve yapacağı imalatlara inanmak, bitirdiği işler gerçekten önemli; sertifika ve standart konusuna girmiyorum, onlar zaten olmazsa olmazlardan. Burada markanın kurduğu iletişim ve doğru insanlarla çalışması da çok mühim. Mimarların yoğun çalışma temposunu bilen, gerektiğinde gerektiği kadar ilgi gösteren firmalar daha çok tercih ediliyor.

Çankırı Bahçeşehir Koleji

Projelerinizde imzanız olarak adlandırabileceğiniz, olmazsa olmazınız bir malzeme var mı?

Açıkçası öyle vazgeçilmez bir malzeme yok benim için. Her projenin duygusu, içeriği, hitap ettiği kesim, ortaya koyduğu hayat kurgusu farklı. Doğal taş konusunda hassasiyetim var; mutlaka lobi, bahçe, toplu yaşam alanlarında doğal taş kullanmaya çalışıyorum. Ayrıca marka konusuna şöyle bir yorum katabilirim: özellikle Türkiye’de üretilen, marka olmuş seramik, vitrifiye, parke gibi malzemelerin kaliteleri çok iyi olduğu için bu alanlarda yabancı marka kullanmayı pek tercih etmiyorum.

Beyaz Residence

Türkiye yapı endüstrisinde eksikliğini hissettiğiniz ürünler var mı?

Her mimarin hayali bence az kolon gerektiren, ışığı geçirebilen, ısı yalıtımı yüksek, kaplama gerektirmeyen brüt beton. Bunun kullanılabilir olmasını isterdim. Ayrıca dış cephede kullanılabilecek ahşap pencere, kapı, cephe kaplaması konusunda daha çok ve detay geliştirebilecek marka olmasını isterdim. Yerli markalarda çatı konusunda eksiklikler var, çatı detay ve kaplama malzemelerinde seramik sektöründeki gibi atılım yapılırsa sektöre farklı bir soluk geleceğini düşünüyorum. Cephe kaplamasında da ürünler standartlaşmaya başladı. Çoğu markada stok sıkıntısı var; farklı cephelere olanak verecek yeni, büyük ebatlı, cephe kaplama malzemelerine de ihtiyaç var.

Royal İncek

Related posts
Söyleşi

Doğan Mete

3 Mins read
2005 yılında Haliç Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nden mezun olan Doğan Mete, eğitim hayatının hemen ardından İstanbul’da tarihi yarımada bölgesinde kendi ofisi Doğan Mete…
Söyleşi

Çağıl Akçurin

3 Mins read
Özellikle projelere getirdiği “haute couture fonksiyonellik” ve “sofistike yalınlık” ile tanınmaktadır. Tasarladığı kamu-özel iş birliği olan Beşiktaş Kahvaltıcılar Sokağı ve Mimarlar Odası…
Söyleşi

Ayşegül Güner

3 Mins read
İstanbul’da 2002 yılından beri edindiği deneyimi 2008’de AAD Architects&U.WE Design çatısı altında birleştiren Mimar Ayşegül Güner, mimarlık, iç mimarlık ve kentsel tasarım…